Öne Çıkanlar londra Mehmet Doğan Tottenham Galatasaray Mehmet Özbek Özbekistan Olimpiyatlar 35 yaş Veteranlar Ligi depremzedelerin Aynur BİRLEŞİK KRALLIK Hadisenin ablası Japon modacı Kenzo koronavurüs salgın Drake Erdal Beșikcioğlu HAKAN BAŞAR Halık Levent JENNIFER LOPEZ

Baba-oğul yönetiminde bir yılda 33 madalya

- Türkiye Görme Engelliler Judo Milli Takımları, teknik direktör Ahmet Kambur ve yardımcısı olan oğlu Kürşad Kambur'la hazırlandıkları uluslararası organizasyonlarda son bir yılda 33 madalya kazandı - Teknik direktör Ahmet Kambur: "Oğlumla çalışmak benim için ayrı bir gurur. O, judoyu bildiği, işin eğitimini almasından dolayı burada, benim çocuğum olduğu için değil" - Antrenör Kürşad Kambur: "Babam, aynı zamanda benim hocam, idolüm. Babamla çalıştığım için kendimi diğer meslektaşlarıma göre çok şanslı hissediyorum"

- Bu haber 419 kez okundu.

Baba-oğul yönetiminde bir yılda 33 madalya


ANTALYA (AA) - OKTAY ÖZDEN - Türkiye Görme Engelliler Judo Milli Takımlar Teknik Direktörü Ahmet Kambur ile yardımcılığını yapan oğlu Kürşad Kambur'un hazırladığı milli takımlar, son bir yılda uluslararası turnuvalarda toplam 33 madalya kazandı.

Eskişehirli, 4 çocuk, 7 torun sahibi 65 yaşındaki Ahmet Kambur, Görme Engelliler Judo Milli Takımlarını oğlu 40 yaşındaki Kürşad Kambur ile çalıştırıyor.

Baba-oğul Kamburların başında olduğu milli takımların sporcuları, son bir yılda katıldıkları uluslararası organizasyonlarda 4 altın, 9 gümüş, 20 bronz madalya elde etti.

Daha önceki yıllarda uluslararası turnuvalarda kazanılan madalya sayısını katbekat artıran görme engelli milli judocular, Avrupa'nın kadınlarda en iyi ikinci, erkeklerde ise üçüncü takımı olma başarısını gösterdi.

Oğluyla spor yapıp, antrenmanlara çıkan teknik direktör Ahmet Kambur, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 1968 yılında judoya başladığını, spor hayatı boyunca birçok ulusal, uluslararası dereceler elde ettiğini anlattı.

1975 yılında, o günkü adı Eskişehir Beden Terbiyesi olan Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğünde antrenörlüğe geçiş yaptığını, milli takımlar ve federasyonlarda değişik görevlerde bulunduğunu aktaran Kambur, judo sporuna yarım asrını verdiğini vurguladı.

Ahmet Kambur, bir yıldır Görme Engelliler Judo Milli Takımlar Teknik Direktörlüğü görevinde bulunduğunu belirterek, "Bütün sevdam ülkem için. Bu gençler için ne yapmam gerekiyorsa onun için gayret gösteriyorum. Görme engelli sporcularımızın teknik kapasitelerini yükseltmek, uluslararası arenada ülkemizi daha iyi temsil edip, güzel neticeler almalarını istiyoruz. Esas hedefimiz, 2020'de Tokyo'da yapılacak olimpiyatlarda İstiklal Marşı'nı söyletmek ve altın madalya kazanmak." ifadelerini kullandı.


- Baba-oğul görev yapmanın gururu


"Milli takımda oğlumla çalışmak ayrı bir keyif." diyen Ahmet Kambur, gençlerin önünü açma taraftarı olduğunu, devraldığı bayrağı oğluna teslim edebileceğini söyledi.

Ahmet Kambur, oğlu dışında milli takımlarda üç yardımcısı daha bulunduğuna işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Oğlumla çalışmak benim için ayrı bir gurur. Kendisini oğlum olduğu için burada tutmuyorum. O, judoyu bildiği, işin eğitimini almasından dolayı burada, benim çocuğum olduğu için değil. Oğlumla çalışmaktan keyif alıyorum. Bazı yanlışları gördüğüm zaman oğlumu daha rahat uyarabiliyor, fırça atabiliyorum. Oğlum da daha sonra bana 'Baba sen haklıymışsın.' diyor. Uyarılarım ona tecrübe oluyor ancak diğer gençleri ikaz ettiğimde, 'Hoca bize kızdı.' deyip hemen çalışmayı bırakabiliyor. Bu tavır bizim işimizi zorlaştırıyor. Sesimi yükseltmenin onların iyiliği için olduğunu düşünüyorum. Oğlum bunu kaldırabiliyor."

Ailesinden herkesin sporla meşgul olduğunu belirten Ahmet Kambur, spor yapan toplulukların daha sağlıklı olacağına dikkati çekti.


- "Judo bizim hayat tarzımız"


Görme Engelliler Judo Milli Takım Antrenörü Kürşad Kambur ise baba mesleğini sürdürmenin mutluluğunu yaşadığını dile getirdi.

Kendisinin de birçok kez Türkiye şampiyonlukları yaşadığını, milli takıma girip ülkesini uluslararası arenada başarıyla temsil etme şansı yakaladığının altını çizen Kürşad Kambur, şunları kaydetti:

"Dumlupınar Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu mezunuyum. Aynı zamanda Türkiye'de az kişide bulunan, uluslararası 'Level 2' olan judo antrenörlük belgesine sahibim. Benim şansım şu; babam 50 yılını tamamlamış, bu mesleği icra etmiş, artık bu dalın profesörü. Kendisini öyle nitelendiriyorum. Babam, aynı zamanda benim hocam, idolüm. Onun yaşadığı heyecanı, taktiksel bilgiler, donanımla kendimi geliştiriyorum. Babamla çalıştığım için kendimi diğer meslektaşlarıma göre çok şanslı hissediyorum. Bu benim bir artım. Judo bizim hayat tarzımız."

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.